Göç konusunun üyelerinin korkulu rüyası olmayı sürdürdüğü Avrupa Birliği, üç yıldır tartışılan ancak görüş ayrılılıklarının aşılamadığı Göç ve Sığınma Paketi konusunda anlaşma sağladı. Sağ eğilimdekilerin “tarihi” soldakilerin ise “sığınma hakkının ölüm fermanı” olarak tanımladığı, sertleştirilmiş kurallar içeren paket göçmen ve sığınmacıları iyiden iyiye zorda bırakacak, AB’ye girişleri sınırlandıracak bir içeriğe sahip.
İŞTE YENİ KURALLAR
- Sığınma başvurularının kabul oranının yüzde 20’nin altında olduğu Türkiye, Hindistan ve Tunus gibi ülkelerden gelen kişilerin AB’ye girişi engellenebilecek. Güvenlik tehdidi oluşturduğu düşünülen kişiler sınırda gözaltına alınabilecek.- Sınırlarda kapalı iltica merkezleri oluşturulacak. Sığınma talepleri 12 hafta içinde işleme konulacak ve başvuruları reddedilen kişiler derhal geri gönderilecek.- 12 yaşından küçük çocukları olan aileler bile sınırlarda ya da havalimanlarına yakın kapalı merkezlerde alıkonulabilecek.- Dış sınırlardaki ülkeler daha sıkı sığınma prosedürü uygulayacaklar ve başvuruları reddedilenleri geri gönderme konusunda daha fazla yetkiye sahip olacaklar.- Girişlerin yapıldığı ve dosyaları ele almakla yükümlü olan ülkelerin dışındaki ülkeler ya belli sayıda mülteci kabul edecek ya da özel olarak oluşturulacak AB fonuna mülteci başına 20 bin Euro (639 bin TL) ödeme yapacak.
FARKLI GÖRÜŞLER
Yeni paketi tarihi olarak niteleyen AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa düzeyinde bir sınamanın söz konusu olduğunu bu yüzden de Avrupa çözümü gerektirdiğini belirterek paketin, “AB’ye kimin geleceğine ve kimin kalacağına insan kaçakçılarının değil Avrupalıların karar vereceği ve ihtiyacı olanları korumak anlamına geldiğini” söyledi. Uluslararası Af Örgütü’nden Olivia Sundberg Diez ise farklı görüşte: “Nihai anlaşma, son derece hayal kırıklığı yaratan sonuçlar doğuracak. Başlıca etkisi sınırlarda yaşanan acıları arttırmak ve güvenlik arayışını zorlaştırmak olacak.”Paketin üye ülkelerden oluşan AB Konseyi ve Avrupa Parlamentosu’nun resmi onayının ardından 2024’te devreye girmesi bekleniyor.
FRANSA DA YASA ÇIKARDI
AB’nin yeni paketi üzerindeki anlaşma tesadüfen Fransa’nın göç kurallarını sıkılaştıran yasayı kabul etmesinin ardından geldi. Aşırı sağın desteğiyle geçen ve Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron kampında krize neden olan yasanın en dikkat çeken unsurları göç kotaları oluşturması, göçmenlere yönelik sosyal yardımları sınırlaması ve yeni vatandaşlık düzenlemesi. Göçmenlerin belirli sosyal yardımlardan yararlanabilmeleri için beş yıldır Fransa’da yasal olarak ikamet ediyor olmaları ya da 30 ay çalışmış olmaları gerekecek. Yeni yasa gereği vatandaşlık almak için ülkede doğmak yetmeyecek. Aşırı sağcı Fransız siyasetçi Marine Le Pen, yasanın geçmesini partisinin ideolojik zaferi olarak niteledi.
İŞTE YENİ KURALLAR
- Sığınma başvurularının kabul oranının yüzde 20’nin altında olduğu Türkiye, Hindistan ve Tunus gibi ülkelerden gelen kişilerin AB’ye girişi engellenebilecek. Güvenlik tehdidi oluşturduğu düşünülen kişiler sınırda gözaltına alınabilecek.- Sınırlarda kapalı iltica merkezleri oluşturulacak. Sığınma talepleri 12 hafta içinde işleme konulacak ve başvuruları reddedilen kişiler derhal geri gönderilecek.- 12 yaşından küçük çocukları olan aileler bile sınırlarda ya da havalimanlarına yakın kapalı merkezlerde alıkonulabilecek.- Dış sınırlardaki ülkeler daha sıkı sığınma prosedürü uygulayacaklar ve başvuruları reddedilenleri geri gönderme konusunda daha fazla yetkiye sahip olacaklar.- Girişlerin yapıldığı ve dosyaları ele almakla yükümlü olan ülkelerin dışındaki ülkeler ya belli sayıda mülteci kabul edecek ya da özel olarak oluşturulacak AB fonuna mülteci başına 20 bin Euro (639 bin TL) ödeme yapacak.
FARKLI GÖRÜŞLER
Yeni paketi tarihi olarak niteleyen AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa düzeyinde bir sınamanın söz konusu olduğunu bu yüzden de Avrupa çözümü gerektirdiğini belirterek paketin, “AB’ye kimin geleceğine ve kimin kalacağına insan kaçakçılarının değil Avrupalıların karar vereceği ve ihtiyacı olanları korumak anlamına geldiğini” söyledi. Uluslararası Af Örgütü’nden Olivia Sundberg Diez ise farklı görüşte: “Nihai anlaşma, son derece hayal kırıklığı yaratan sonuçlar doğuracak. Başlıca etkisi sınırlarda yaşanan acıları arttırmak ve güvenlik arayışını zorlaştırmak olacak.”Paketin üye ülkelerden oluşan AB Konseyi ve Avrupa Parlamentosu’nun resmi onayının ardından 2024’te devreye girmesi bekleniyor.
FRANSA DA YASA ÇIKARDI
AB’nin yeni paketi üzerindeki anlaşma tesadüfen Fransa’nın göç kurallarını sıkılaştıran yasayı kabul etmesinin ardından geldi. Aşırı sağın desteğiyle geçen ve Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron kampında krize neden olan yasanın en dikkat çeken unsurları göç kotaları oluşturması, göçmenlere yönelik sosyal yardımları sınırlaması ve yeni vatandaşlık düzenlemesi. Göçmenlerin belirli sosyal yardımlardan yararlanabilmeleri için beş yıldır Fransa’da yasal olarak ikamet ediyor olmaları ya da 30 ay çalışmış olmaları gerekecek. Yeni yasa gereği vatandaşlık almak için ülkede doğmak yetmeyecek. Aşırı sağcı Fransız siyasetçi Marine Le Pen, yasanın geçmesini partisinin ideolojik zaferi olarak niteledi.